2024 YILI ÇAY SEZONU BİTTİ

                                          




                                                                           
2024 YILI ÇAY SEZONU NUN ARDINDAN

 

Çay sektöründe 2023 yılındaki iyi performans, aynı şekilde iyi geçen son beş yılın ardından devam edince müstahsil beklentilerini hayli yüksek tuttu. 2024 yılı için verilen destekleme dâhil 19 Lira fiyatı beğenmedi ve sezon başında protesto mahiyetinde gösteriler yaptı. Nümayişlere katılanlar 27 Lira fiyat tahmin ediyorlardı.

Bu beklentiler bir miktar abartılı olsa da, sezon bu memnuniyetsizliğe rahmet okuyacak şekildeki kötü şartlarda başladı.  Yaşçay fiyatı oturacak diye beklenirken ilk anda 17 liraya ardından 14 liraya ve bazı bölgelerde ise 11.-Lira ya kadar geriledi.

Bu olumsuzluğu bir tarafa bırakalım, 2024 yılında da geçmiş yıllarda olduğu gibi işçilik maliyetleri enflasyon oranının çok üzerinde arttı. 2023 yılında 800 lira olan çay toplama yevmiyesi 1.600.- liraya,  kilo ile toplama fiyatı 3 liradan 6-7 liraya fırladı. Çay sektöründe büyük oranda yabancı işçi çalıştırıldığı için bu para da yurt dışına ksçtı..

Çayını 11.-TL den satan müstahsil en iyimser bir değerlendirme ile 6.- Lirasını işçiye ödedi. Gübre parası, bakım parası derken sonunda zarar etti.

Çay tarımı iyi bir gelir kaynağı olarak bilinir. Çayını kendisi toplayan müstahsil iyi bir kazanç elde eder diye söyleriz. Ancak günümüz gençliği çalışma azmi düşük, rahat yaşama isteği hayli yüksek bir tercihe sahiptir. Bu durumda işi başkaları yapsın istiyor ve istediği geliri elde edemeyince de feryat etmeye başlıyor.

Oysa çayın ülkemize geldiği 1940 li yıllarda insanlar çay bitkisine bir kurtarıcı gözüyle bakmışlardı. 2. Dünya savaşının ağır ekonomik şartları vardı. Geçim sıkıntısı içinde yaşayan insanların çoğu gurbetçi olduğu için yılın altı ayını gurbet ellerinde geçirmek zorunda kalıyorlardı.

Bu gün şartlar çok değişti. İhtiyaçlar arttığı gibi çalışma ve iş bulma koşulları da iyileşti. Şimdi iş arayanlar idareci olabilecekleri işleri tercih ediyorlar. Çay toplama gibi ağır olduğunu söyledikleri işleri reddediyorlar. İşsiz güçsüz akşama kadar kahvehanede oturuyorlar da çay bahçesine girip çay toplamıyorlar.

ÇAY ALANLARI GENİŞLEDİ

İstatistiklere bakıldığında 790 bin dekar alanda çay tarımı yapıldığı ilân edilmiş olsa da, en az 1.5 milyon dekarda çay üretildiğini biliyoruz. Bu tablo çay sektöründe şartların sürekli iyi gitmeyeceğine işaret etmektedir.

İklimsel koşullar, sıcaklığın artmasına bağlı olarak üretim düşüşüne sebep olmuştur ve genişleyen çay alanlarının bu arayı kapatmıştır bunu belirledik. Ancak ileride çay veriminin yüksek olacağı yıllarda 2024 yılında yaşanan krizden çok daha ağır krizleri yaşayabileceğimizi söylememiz kehanet sayılmamalıdır.

ÇAYKUR MÜSTAHSİLE DESTEK OLDU

2024 yılında yaşadığımız krizi çok daha tahrip edici şekilde yaşayabilirdik. Bunun olmaması ÇAYKUR’un aldığı tedbirler sayesindedir. Üçüncü çay sezonunda özel sektör büyük oranda çay işleme iştahını düşürünce üretilen yaş çayı müstahsilden satın almak ÇAYKUR’un sırtında kaldı.

Bu yükü hissettirmemek için ÇAYKUR tarafından müstahsile yarayan bazı tedbirler alındı.

1-      Üçüncü sürgünde randevulu sisteme geçildi

2-       Kampanyayı 20 Ekime kadar açık tutuldu

3-      Üçüncü sürgünde de dönüm başına kota 750 kg/dekar olarak belirlendi.

4-      Daha fazla çay alamam diye bir mazeret üretilmedi.

 

2024Yılında 2023 yılı rakamlarının çok üzerinde yaş çay satın alındı. Bu tedbirler sayesinde ancak müstahsil rahat bir şekilde çayını değerinde satabildi.

 ÇAY KANUNU ÇIKARILMALIDIR

Çay sektöründe oluşturulan belirsizlik ve güncel verilere ulaşmak için veri tabanının bulunmaması, yaş çay fiyatındaki istikrarsızlık ve tüketicinin kalite hassasiyeti disipline edilmesi gereken öncelikli alanlar olarak öne çıkmaktadır. İyileştirilmesi gereken bu alanlara baktığımızda çay sektöründe bir otokontrol sistemi mutlaka kurulmalıdır diyebiliyoruz.

Bu alanda sektörün tüm paydaşları yoğun bir çalışmanın içine girerek halen TBMM alt komisyonunda bulunan ‘’Ççay kanunu taslağını’’ hazırladı.

Birçok yeniliği önceleyen bu taslakta sektörün istikrarlı bir performansa kavuşmasına özel önem verildi. Dünya da uygulanmakta olan bazı yenilikler tercih edildi;

Arz/talep dengesini koruyup fiyat istikrarı sağlayacak olan ‘’Sözleşmeli tarım’’ sistemine geçilmesi kanun kapsamına alındı. Sanayici tarafında üretimde kalitenin daha da artırılması ve fiyatlara müdahale yapılmaması için ‘’Lisanslı üretim’’ şartı getirildi.

Çalışmalar Alt komisyonda tam başlayacaktı ki, görüşmeler aniden ertelendi. Şu an için belirsiz tarihe ertelenen görüşmelerin yeniden başlatılmasını bekliyoruz.

Zaman zaman çay kanunu ihtiyacından söz edenleri görüyoruz ama Meclis alt komisyonunda beklemekte olan ‘’Çay kanun taslağının’’ adını ananı göremiyoruz. Çay sektörünü yönetenler bu alanda insiyatif almalıdırlar.

Kanunun sahibi Tarım bakanlığıdır. Ancak tarım bakanımızdan da güçlü bir ses duymadık. Ne kadar aşılmaz bir engele takılmış ki adından söz etmekten bile çekiniyorlar.

 

MUSTAFA YILMAZ KAR